HAYAT GÜZELDİR...:))) GERÇEKTEN...


                                         

Gidesim geldi...

Cehenneme şükür...

insan bu; merak ediyor, kalbi dayanamıyor: nasıl olur da kısıtlı bir ömürde işlenen suçların cezası "ebediyen ateşte yanmak" olur! israil'in zorbaları bugün de kalbimi tatmin etti. evet; sonlu bir ömrün küfrüne, sınırlı günlerin zulmüne "ebedi cehennem" haktır; çok şükür... en azından şuradan anladım ki, bunlar milyon yıl ömür sürse de, milyonuncu yılın son gününün son saatinin son çeyreğinde bile pişman olmayacaklar... sonsuzca niyetleri var zulme. zalimlerin tutuşturduğu ateş yaşasın. zalimler için yaşasın cehennem! cehennemin için de şükürler olsun sana ey âlemlerin Rabbi.
                                                                                                             SENAİ DEMİRCİ

Trene bakar gibi bakıyoruz!...



Başbakan Erdoğan saat 13.00'te AK Parti Grubu'nda konuştu. Erdoğan şu açıklamaları yaptı:


"Bugün sadece aziz milletime değil bütün insanlığa seslenmek istiyorum. Duygularımı açık yüreklilikle seslendirmek istiyorum. Gecenin en karanlık anında iki kanlı saldırı gerçekleşti. Biri İskenderun'daki terörist saldırıydı. Altı askerimiz şehit oldu, yedi askerimiz yaralandı.
İkincisi İsrail'in saldırısı. Yükü merhamet olan gemiler mevzilerine ulaşamadı, kana bulandı. İsrail ordusuna ait silahlı unsurlar 32 ülkeden 600 insanın bulunduğu gemiye uluslararası sularda hukuksuz bir şekilde saldırıda bulundu. Masum insanların kanını döktü. Ölü ve yaralıların olduğu gemilere el konuldu. Kadınlar, çocuklar ve tamamen sivillerin bulunduğu bu insanlık dışı saldırıyı şiddetle lanetliyoruz.
Bu saldırı uluslararası hukuka karşı yapılmıştır. İnsanlığın vicdanına yapılmıştır. Her milletten insanlar, insani yardım götürüyorlardı. Bütün dünyaya yüklerini deklare etmişti. Dünyadan ve ülkemizden 60 tane gazeteci gemilere binmişti. Açık denizde mazlum insanlara, evleri yıkılmış insanlara yardım götüren 600 insana yapılan bu saldırıının BM'nin felsefesine yapıldığı açıktır.

Dün yaşanan olaylar insanlığın ortak medeniyeti açısından kara bir leke olmuştur. Masum insanları katletmek, sivillere terörist muamalesi yapmak alçakça bir pervasızlıktır. Savaşın da barışın da bir hukuku vardır. Savaşta çocuklara, kadınlara, yaşlılara, din adamlarına, beyaz bayrak çekenlere saldırılmaz. Savaşta değil barışta bunları yapanlar insanlıktan çıkmış olurlar.
Zorbaların, korsanların bile belli ahlâk kuralları olur. Hiçbir ahlâk kuralına uymayanlara bu sıfatları yakıştırmak iltifattır. İsrail adeta dünyaya meydan okumuştur. İsrail hükümetinin bu pervasız saldırısı mutlaka ama mutlaka cezalandırılmalıdır.
Yalan söylemeyi devlet yönetimi olarak görenleri uluslarararası camia soruşturmalı ve cezasını vermelidir.

"DOSTLUĞUMUZ KIYMETLİ, DÜŞMANLIĞIMIZ ŞİDDETLİDİR"

Türkiye yeni yetme köksüz bir devlet değildir. kimse Türkiye ile aşık atmaya, sabrını test etmeye kalkmamalıdır. Türkiye'nin dostluğu ne kadar kıymetliyse düşmanlığı da o kadar şiddetlidir. Türkiye'nin dostluğunu kaybetmek bile başlı başına bedeldir.

Kin ve nefreti yaygınlaştırarak, etrafını istikrarsızlaştırarak, bir çıban başı olarak iyot gibi açığa çıkıyor. İsrail halkına seslenmek istiyorum. Anti semitizme karşı olduk. Şimdi aynı duyarlı tavrı sergilemek sırası İsrail halkı olarak sizdedir. Hükümet ortaklarının her türlü şiddet politikası İsrail'in menfaatini ortadana kaldırmakta sizin güvenliğinizi ortadan kaldırmaktadır.

Bugün yeni bir gündür. Milattır. Hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağı aşikârdır.
Alenen cinayet işleyenlerin özür dilemeden insanlığın yüzüne bakması mümkün değildir.
Masum insanlara silahla saldırarak kan akıtmak devlet terörüdür. Bize ateş açıldı, diyorlar. Artık sizin bu yalanlarınızdan bıktık. Dürüst olun. El konulan gemiler, personel ve gönüllerle birlikte derhal serbest bırakılmalıdır. Bu saldırı İsrail'in Gazze'ye reva gördüğü zulmü ortaya koydu.
Öldürmeyi iyi bildiklerini yüzlerine söylediklerimiz insanlığa bunu tekrar gösterdi. Sedyedeki yaralıyı bile kelepçeliyorlar. İnsanlıktan bunların ne kadar nasibi olduğunu dünyaya anlatmak mümkün değil.
Kuru kuruya lanetlemek yetmiyor artık netice almamız gerekiyor. Artık gücün değil adaletin yerini bulacağı bilinmelidir.
Türkiye hukukun kurallarını uygulayacak. Kan dökücü siayasetiyle İsrail bu cinayeti meşru gösteremez. İsrail hiçbir gerekçeyle elindeki kanı temizleyemez. Akdeniz'deki saldırının ortaya çıkardığı sorun artık dünyanın sorunudur. Hiçkimsenin bu boyutta işlenen cinayete seyirci kalmayacağını düşünüyoruz. Her kim kanlı saldırıları görmezden gelirse onlar da bu saldırıda suç ortağıdır. Meselenin terörle mücadele olmadığı, bir şehrin insanlarını katletmek olduğu ortaya çıkmıştır.
O insanların üzerine fosfor bombaları atacaksınız, camileri, hastaneleri bombalayacaksınız, bunlar yetmez gibi o insanları her türlü ihtiyaçlarından mahrum bırakacaksınız. Yardım görevlilerinden insanlık dışı vahşetinizi esirgemeyeceksiniz. Herkes mazur görebilir, göz yumabilir, sinsice destek verebilir ama İsrail Türkiye'yi başkalarına benzetmek gibi bir hatanın içine düşmesin. Bedeli ağır olur. Açık denizde cinayet işleyen İsrail kanlı eylemiyle bütün dünyaya karşı tecrit olmayı seçmiştir. Herkes sırtını dönse bile biz Türkiye olarak Gazze'ye sırtımızı dönmeyeceğiz. Herkes sussa biz Filistin için haykırmaya devam medeceğiz.
Milletimiz metin olmalıdır. Türkiye'ye yakışır bir vakar içinde olmalıdır. Yaralılarımızın yaralarını birlikte saracağız. İnsanımıza yaraşan da budur. Herkes bilsin ve emin olsun ki insanlığın vicdanından süzülen dostluk gemileri bir gün menziline ulaşacaktır. Bu insanlık dışı operasyonun arkasında olanlara bir kez daha sesleniyorum. Siz ne kadar saldırganlığın arkadındaysanız biz o kadar barışın, adaletin arkasındayız.
Siz ne kadar Gazzeliler'in karşısındaysanız biz o kadar Filsitinliler'in, Gazzeliler'in arkasındayız, yanındayız. İsrail'in saldırısında hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet diliyorum.
İsrail hükümeti yaralıları, cenazeleri ve yardım görevlilerini bir an önce teslim etmelidir.

Erdoğan sinirlenince güzel konuşur.İyi hatiptir vesselam.Bu sözlerini paylaştım ki ileride bu söylediklerinin arkasında ne kadar duracak,hala onlarla silah alışverişi yapacak  mı karşılaştırabileyim.

Allah Filistindeki kardeşlerimize sabır versin.İsrail'i de nasıl blirse öyle yapsın...

Manga We could be same




Bu akşam eurovision var.Hakettiğinden fazla değer verilen bir yarışma.Ama yine de Türkler kazansın isterim.Şarkının İngilizce olmasına da ayrıca kızıyorum.Neyse ananem hep der:Köpeğin hatrı yoksa sahibinin var.Sırf Manga için şarkıyı kabul ettim.Başarılar...

Hachiko:A dog story



Konusu:Hachiko: A Dog’s Story, bir profesör ile bir köpek arasındaki müthiş dostluğu konu edinecek. 1987 yılında Hachiko Monogatari isimli Japon filmine konu olan gerçek olaylar bu defa Stephen P. Lindsay tarafından senaryolaştırılıyor.
Sadakat ile ilgili çok özel bir film.Tavsiye ederim...

ADALET HERKESE EŞİT YÜK MÜDÜR,YOKSA HERKESE KALDIRABİLECEĞİ YÜK MÜDÜR???ADALET HERKESE EŞİT DAVRANMAK MIDIR,YOKSA HERKESE DAYANABİLECEĞİ GİBİ DAVRANMAK MIDIR???ADALET,HERKESE AYNI SÖZÜ SÖYLEMEK MİDİR,YOKSA HERKESE ANLAYABİLECEĞİ SÖZÜ SÖYLEMEK MİDİR?????

Bir Dua...


Kelimelerin kalbine indi de sevgim, dile dökmek ne zor geliyor bir  bilsen...

Nefsimi arkama aldım ki, gömleğim yırtılacaksa Yusuf misali arkadan yırtılsın.

Gönlünde sen olmayan sevgiliden esirgedim Züleyha misali bakışları ki, iffet selamı sabahı kesmesin benden.

İsyanın yerine sabır bastıkça yanan gözlerim Yakup misali, kapattıkça Yusufunun hayaliyle doldu.

İshak misali İsmailimi teslim ettim sana. Nasıl ki yakmadın canını bir koç gönderdin O'na,

Şanına yakışır bir müjde bekleyerek sessiz sedasız çekiliyorum aradan.

Meryemin masumluğunu taçlandırdığın İsa nasıl yıktıysa tabuları, sevdiceğimin gönlündeki tabularıda yıkıver.

Ruhum Eyyüp misali yara bere içindeyken öyle bir sabır ver ki bana evvel gibi sonsuz, ahir gibi baki ama

emrettiğin gibi dosdoğru olsun.

Öyle birini sevdir ki bana ya da sevdiğimi öyle sevdiğin birine çevir ki, İbrahimin ateşe göğüs gerdiği gibi

teslim olayım ona.

Nasıl ki serin ve selametli oldu ateş Halilullaha, öyle fersah fersah genişlesin dünya ve ahiret onunla birlikte bana.

Canımı taşıyan beden, aşkını taşıyan canla bir olsun.

Birliğimize birliğin -İLLA- şahit olsun...

SÖZ VER!!!!

Nostalji(Show me the meaning of being lonely)

Anneler için,ANNEM için....




Bütün annelerin anneler günü kutlu olsun...

Allah cezamızı ver(me)sin mi???

Az önce insanların afla ilgili yorumlarını okudum .İçimi dökmem lazım.Efendiler iyi bir puan almalarına rağmen  zorunlu hizmetlerini yapıp aradan çıkarmak için doğuya atanmışlar vay efendim şimdi de bize haklarını helal etmiyolarmış.Kimsenin benim üzerimde bir hakkı yoktur bu birrr...İkincisi onlar zorunlu hizmetlerini yapıp aradan çıkarmayı seçtiler,bense 3 sene sonra gidip zorunlu hizmetimi yapmayı tercih ettim.Kendi mantıklı davranışlarının bedelini elaleme ödetmeye kalkıyolar.Benim de böle arkadaşlarım var.Kendi isteğiyle doğuya gidip asıl zor işi biz yapıyoruz,çok çekiyoruz,Allah cezamızı verdi,batıdakiler öğretmenlik yapmıyolar,Allah onların da cezasını versin diyenler...Ya adamın canını sıkıyolar.Kendimi bir an dünyanın en kötü insanı gibi hissettim bu duruma sevindiğim için.Onlar da bi şekilde bu işten yırtabilselerdi eminim haksızlık oluyo diye üzülürlerdi.ÇOK EMİNİM!!!Yine de Allah orada görev yapan arkadaşlarımıza sabır selamet versin,kötü niyet olmadan şans eseri affa denk gelen bizlere de af hayırlı olsun.Oldu,döktüm içimi.Haydi selametlee.....

Müjdeeee!!!!!!!!

Müjde müjdeeee!!!Uzun zamandır beklediğim zorunlu hizmet affı sonunda çıktı.Artık ben istemedikçe kimse beni okulumdan ayıramaz.Hayattaki yolumu çizerken önümdeki engellerden birinin daha kalkması beni çooookkk bahtiyar etti.Bu duruma sevindiğim için benden nefret edenler var biliyorum.Onları görmezden gelip benimle birlikte bu duruma sevinen herkese teşekkürler...Allah hepsinin gönlüne göre versin  inşallah...Bu arada bu durum bazı çiftlerin muradına ermesine de vesile olabilir(bknz Merve&Onur).
Böyle işte :)))Herkese mutluluklar...Banada....

Gripin -Durma Yağmur

Secde et ve yaklaş...

Tarihten bir kesit. Yer: Mekke Zaman: 500 ler... Yaralı bir insanlık. Yaralayan da kendisi, yaralanan da! Ka'be'nin arka sokaklarda genelevlerde babaların faiz borçlarına karşı ellerinden alınarak çalıştırılan kızlar-kadınlar... Kız çocuklarını daha baştan gömmek zorunda kalarak bu korkunç acıdan uzaklaşmaya çalışan insanlar... Köleler...Ezilenler...Alınıp satılan Kadınlar... Onursuzluk, ve Rant kapısı Kureyş! Güçlülerin haklı ve hakim olduğu bir zamandı! Kendi içindeki sorunlarla hesaplaşacak bir algı vardır,Mekke'de. Ve bir gün bir mağaranın bağrında bu algıya seslenir Allah ve der ki: İqra, bismi Rabbikellezi halaq-Halaq'al insane min alaq-İkra ve rabbuke'l ekrem Yaratan Rabbinin adıyla Oku-O insanı alaq'dan/sevgi-ilgi-alakâ'dan yarattı Oku, senin rabbin Kerem'dir! SEN-İ u BEN-İ= oluşturan/olgunlaştıran Rabb:Kerem! İnsan Rabb Paralelliği! Rabb'in kendisinden ilk olarak Kerem oluşundan söz açmasının nedeni: İnsanın Bencil-Hırslı-Biriktirip Yığan-Sınıflara Ayıran hastalıklı yanına bir ŞİFA göndermesidir! Rabb Kerem: ise O'na inananların pratiği de Cömertlik-Dağıtmak-Paylaşmak olmalı Rabbin Kerem olması insanda bir ALGI'nın oluşması içindir. Bu Algı bir İman halini almalı.Pratiği de bu İmanın sonucu olacaktır. İnsan nereden bozulduysa Allah düzeltmeye oradan başlar İnsan nerede kaybettiyse Allah oradan bulmaya çağırır İnsan nerede tökezlediyse Allah oradan kalkıp doğrulmaya çağırır insanı Öyleyse Oku Yaratan Rabbinin adıyla O seni sevgi-ilgi-alakâdan yarattı İnsan: Sevgi-İlgi-Alakâdan yaratıldı ise; Sevmeyen-ilgilenmeyen-alaka kurmayan=İNSAN değildir! Sevgi-İlgi-Alakâ = Çeker Sevgisizlik-ilgisizlik- alakâsızlık = İter Kimler evine döner = Evini sevenler Kimler evini terk eder = Evini sevmeyenler Yaratılış: Sevgi-İlgi- Alakâ ise Ölüm : Sevgisizlik-İlgisizlik-Alakâsızlıktır! Besmele: Başlamaktır-Başlangıçtır Bağışlayan ve Koruyan Allah'ın adı ile... İnsanı yaratmaya: Sevgi-İlgi-Alakâ'dan başlayan Allah O'nun bağışlamasına korumasına sığınarak başlayan İnsan Allah İle İnsan arasındaki yarat(ıl)ış ortaklığının anahtar kelimeleri Sevgi ...İlgi ......Alakâ .........Korumak ............Bağışlamak! O halde O halde Kendinizi Sevin = Eşinizi Sevin Kendinizle İlgilenin = Eşinizle ilgilenin Kendinizle alakâ kurun = Eşinizle alakâ kurun Kendinizi Bağışlayın-koruyun = Eşinizi bağışlayın ve koruyun (Kişisel bunalımları-depresyon- (Evliliğin yıkılmasını önler) ları önler) O halde acılı Mekke ortamına geri dönelim Sevgisizliğin-alakasızlığın-köleliğin-öldürmenin-faizin-katliamların-Çöl'ün ortasında Bir yetimin kalbinden Allah'ın insanlığa seslenişi: Bir annenin evladına seslenişi gibidir! Ah Muhammed! Kırdılar mı sizi? Kiminizi köleleştirip-kiminizi sattılar mı? Korktunuz mu? Güvenmeyi mi kaybettiniz? Kirlendiniz mi? Pislendiniz mi? Canınız mı yandı? Kan mı sıçradı üzerinize? Yalanlar mı sıçradı? Putlar mı sıçradı? O halde İnsanlık tarihinin önüne çıkıp Yaratılışı yeniden hatırlatalım mı seninle? Oku! Yaratan Rabbinin adıyla! O seni İlgiden-Alakâ'dan yarattı Senin Rabbin çok cömerttir Kalemi kullanmayı öğretti Ve bilmediğini.... Acılarını al! Yasla başını Allah'ın sesine! Kıs sesini! Dinle: Seninle konuşan Rahman ve Rahim olan Allah'tır! Senin de aradığın şeyler bunlar mağaralarda! Haydi Sarıl Allah'a Secde Et ve Yaklaşşşşşşşşşşşşşşşşşşşşşş( 1/19)

Delaili-n nur

Bebelerimm 23 Nisan



Delek ve Sümeyye ablaları sağolsunlar .bi de ben :))))
KarakamıÅ� 23 Nisan Gösterisi
Yükleyen burcu04. - Üniversite yaÅ�amına ait videoları izleyin.

family guy:)


Stewie Griffin - Lois Mom Mum Mommy

Bu çocuk adamı öldürür:)Delek sağolsun:)))

Üzülme!!!

Üzülme! Üzülebiliyorsan bir kalbin var demektir. Kalpsizler üzül(e)mezler ki. Ne mutlu sana ki, üzülebiliyorsun. Dokunan var demek ki kalbine. Ya dokunulmasaydı kalbine. Ya hüznün gönül toprağını karmasına izin verilmeseydi. Demek ki gözden çıkarılmadın. Demek ki sen hâlâ bir umut tarlasısın. Üzülme! Üzülüyorsan, Biri var ki cılız varlığını düştüğü çamurdan kaldırmak istiyor. Onun için dokunuyor kalbine. Kıymetini bil ki, üzmeye değer görüyor seni. Hüzünlerin kalbinin toprağını allak bullak ediyorsa, sen ekilmeye layık bir topraksın demektir. Kaygıların vuruşuyla tuz buz oluyorsa taş katılığında büyüttüğün güvencelerin, yarılan göğsüne umut fidanları dikiliyor demektir. Üzülme! Yüzün yerde geziyorsan, ellerin boynuna sarılı ise, içini ısıtacak haberlerin mürekkebi damlıyor olmalı ömrünün defterine. Kar yağıyorsa güvendiğin dağlara, yarının ovalarında rengârenk çiçeklerin olacak demektir. Hırçın fırtınalar sarsıyorsa sevinçlerinin zirvesini, rüzgârlar dövüyorsa umudunun yamaçlarını, bir yüce dağsın sen demek ki, az bekle, eteğinden serin pınarlar akmaya başlayacak demek ki… Üzülme! Üzülüyorsan, şımaramazsın. Kibrin kirli tuzağına düşemezsin. Kendini beğenmişliğin çamuruna dolaşmaz ayakların. Uzak geçersin isyanlı yollardan. Heveslerinin ardı sıra düşüp nisyan uçurumlarının başına sürüklenmezsin. Seni Biri yakınlığına çağırıyor demek ki… Gözden çıkarmamış olmalı seni. Üzülme! Üzülüyorsan, bir kutlu teselli kapısının önünde bekletiliyorsun demektir. Gözlerini kaldır vefasız dünyanın eşiğinden. Gönlünün elinden çıkar sebeplerin boş avuntularını. Umudunu kes sahte doymalardan. Yüreğini küstür coşkulardan. Kapı açıldı açılıyor demektir. Üzülme! Üzülüyorsan, kaybedeceğin bir şeyler var demek ki… Kaybedeceği bir şeyi olanlar çoktan kazanmışlardır. Eline geçmeyenleri saymakla tüketme nefesini, elindekileri saymaya başla. Hepsini saysan bile, nefesini saymaya nefesin yetmeyecek demektir. Bak işte zenginsin. Üzülme! Seni bir “İşiten” var. Seni, senin kendini bile sevmenden önce O sevdi. Senin kendini bile bilmediğin unutuş kuyularından çekip çıkardı seni. Çektiğin acılara habire meşgul çalan telefonlar gibi kör ve sağır değil O. Yüreğinin her yangınına O yetişiyor. Ayrılıklarına ve sıkıntılarına metal soğukluğundaki plazalar gibi umursamaz değil O. Yitirdiklerinin hepsini sana iade edeceğine söz veriyor. Sevdalarına ve özlemlerine çok seçenekli sınav kâğıtları gibi tatsız ve tuzsuz formüller sunmuyor. Seni herkesten çok anlıyor, seni senin kendini düşündüğünden çok düşünüyor. Gözyaşlarınla imzalayasın istiyor yakarışlarını. Bir ebedî çerçevenin içinde, gösterişsiz bir kullukla fotoğraflamak istiyor seni. Dağılıp giden ömür kırıntılarının arasından sıcacık bir kardelen ümidi devşiresin istiyor. Keyfinin çatlak kabuklarının arasından sonsuz teselli pınarları akıtmak istiyor. Üzülme! Varlığının tenine çiziktir her hüzün. Varlığından haber verir üzüntün. Hatırlar mısın, bir zamanlar hatırlanmaya değer bir şey bile değildin. Hiç umursanmadan çöpe atılabilecek kirli bir su iken sen, yüzüne bir tek O baktı. Kimselerin arayıp sormadığı, önemseyip adını bir kenara yazmadığı o günlerde, Senin adını ilk O andı. Hatırını bildi. Seni yanına aldı. Hep yanında oldu. Sen seni unutup da başını yastığa koyduğunda bile, seni her defasında sabaha çıkardı. Sen Onu defalarca unuttun ama O seni asla unutmadı. Üzülme! O’nun en sevdiği kulu da yalnız kaldı. Taşlandı. Sürüldü. Yaralandı. Aç susuz kaldı. Yuvasına uzaktan göz yaşları içinde baktı. Mağarada yapayalnız ve korunmasızdı. Senin gibi üzülen yol arkadaşına sonsuz müjdeler veren tebessümüyle fısıldadı: “Lâ tahzen, innAllahe meânâ.” Üzülme! Kaldır yüzünü yerden. Omuzlarından sarsıp kendine getirmek istiyor seni Sevgili. Rabbin sana küsmedi ki...Gözlerinin içine içine bak sevdiklerinin.Rabbin seni unutup yalnız bırakmadı ki....

Mika - Rain


Mika - Rain - NRJ Music Awards 2010
Yükleyen letelevengeur. - Video klipler, sanatçı röportajları, konserler ve çok daha fazlası.

Mikaaaaaaaa.....:))

Alice Harikalar Diyarında


Alis Harikalar Diyarında HD Fragman - Alice in Wonderland

Alice Harikalar Diyarı’nda yeniden çevriminde güçlü kız imajı baz alınarak Tim Burton tarafından seyircinin karşısına çıkarılıyor. Linda Woolverton’ın çocuk romanından uyarlanan yapım 17 yaşındaki Alice’in sosyeteye tanıtım partisinde beyaz bir tavşanı takip ederek kendini harikalar diyarında bulmasıyla başlıyor. Aslında 10 sene öncesinde de ziyaret ettiği yeri ikinci ziyaretinde hatırlamıyor bile.


Johny yapmış yine yapacağını.Çocuk filmi diye düşünmeyin ben çok beğendim.Tavsiye ederim...

Eşrefpaşalılar :)))


E�ref Pa�alılar fragmanı
Yükleyen transportr. - Tüm sezonlar ve tüm bölümler

İzmir Eşrefpaşa’dan gelip İstanbul’a yerleşmiş iki dosttan biri olan Tayyar (Hüseyin Soysalan), güç ve iktidar tutkusu ile büyük bir mafya lideri olurken; Davut (Turgay Tanülkü), küçük mahallesinde namusuyla kahvesini işletmektedir. İkisi de aynı kadını sevmiştir fakat Madam Eleni (Sermin Hürmeriç) Davut’u sevmesine rağmen Tayyar ile evlenmek zorunda kalmıştır. Bir de kızı Duygu (Deniz Özpınar) dünyaya gelir. Fakat Tayyar, Madam’ın gönlünün Davut’ta olduğunu bildiğinden bunu sindiremeyip kızı ile birlikte Madam’ı ortada bırakır. Tayyar bir şekilde intikam alacaktır ve bunu Davut’un evlatlığı Nusret’i (Burak Tarık) kendi yoluna çekerek yapacaktır. Mahalle kabadayısı Nusret ise bir tarafta sevdiği kız, sevdiği insanlar; diğer tarafta ise para ve saltanat arasında kalır. Bu iki dünya arasında bocalarken mahallenin metruk camisine bir Hoca (Sinan Taymin Albayrak) tayin olur ve olayların seyri değişmeye başlar…
Ben sevdim filmi,umarım siz de seversiniz...

-Dinle de feyz al lan zibidi:)))
-Hocam günlerdir üzerine tefekkür ettiğim bir konu var.Abdulkadir Geylani Hazretleri annesinden evvel doğmuş diyolar doğru mu?? :)))

Bişey sorcam,mutlu musun??? :)))


BKM Mutfak - Restaurant (Restoran)
Yükleyen Harabenet. - Tüm sezonlar ve tüm bölümler

Kurtlar Vadisi Klasiği...



Çakır yaa:))

Şüphesiz Paket

Hep duyarız ya hani: "Şüpheli paket bulundu!" "Şüpheli paket imha edildi!" Bize "şüpheli paket"ler aratan, bizi "şüpheli paketler" yüzünden yolumuzdan eden, bizi "şüpheli paket"in patlamasıyla sevdiklerimizden eden, bizim için "şüpheli paket"ler hazırlayanların içinde bir paket var mı acaba?
Hiç şüphesiz, vardır... Maddenin sakınımı kuralı: "hiçbir paket yoktan var olmaz..." Gelip gidenler, bir olup bir olmayanlar, var olanlar arasından gelir ve gider. Yoğu var edenin var etmesinin sonrasında hazırlanır "paket"lerin hepsi. Hiç şüphesiz bir paket vardır şüpheli paketlerin öncesinde...
Hiçbir bomba düzeneği yokluktan düzenlenmez. Paketlerin hiçbiri onları "şüpheli paket" diye hazırlayanların içindeki şüphesiz patlama olmasa patlamasını bilmez/di.
"Şüpheli paket"in bir "şüphesiz paket"leyeni var.
Bir bombanın şarapneli olsaydım ben... Meselâ, bir kız çocuğunun kalbini delecek paslı bir çivi... Sözgelimi bir sevgilinin güzelim yüzünü parçalayacak kirli bir jilet parçası... Meselâ, bir mutluluğun yolunu kesecek, huzuru yakıp kavuracak insafsız bir barut tozu... Akşam babasından oyuncak bekleyen bir çocuğun elini böğründe bırakacak bir metal parçası...
Hiç özler miydim bir bomba düzeneğinin içinde yer almayı? Hayallerimde var mıdır bir yüzü parçalayacak uğursuz bir "kir" olmak? Çok mu idealdir bin mutluluğu ezecek, bir tebessümü yarıda bırakacak bir haksızlığın "parça"sı olmak? Niye istesin kendi halinde paslı bir çivi ya da sessiz bir metal kıymığı bir "şüpheli paket"in yerlisi olmayı?
Cevap hiç şüphesiz ortada...
Şüphelenilmesi gereken, o parçaları bir araya koyan "el"in sahibi.. Kimdir o? Hayvan değil! Çivi değil! Plastik değil! Kablo değil! Teneke değil!
Patlamaya utanan bombaları utanmazcasına sokağa koyabilen...
Masum bir çocuğun göğsüne saplanmayı olmayan aklının olmayan ucundan bile geçiremeyen bir paslı çiviyi suça saplayan...
Sokağın köşesinde, marketin kuytusunda hiç beklenmedik bir "şüpheli" olmaya hiç heveslenemeyecek o metalleri şüphesiz bir katil olarak düzenleyen...
Kalbinde "kin düzeneği" kuran...
Yüreğinde "nefret bombaları" tezgâhlayan...
"Mühimmat" yüklü kamyonlardan önce kafasını tonlarca "imha fikri"yle dolduran...
Düşmanlığın fitilini yüreğinin lanetli yangınından tutuşturan...
Masum metal parçalarını masum insanların yüzüne çarptırarak "infilak" eden...
"Pimi çekilmiş" bir el bombası dehşetiyle aramıza savrulan...
...insandır paket.
Hiç şüphesiz...
"Şüphesiz paket" insan

Senai Demirci

Çanakkale !!!



Hepsinin aziz ruhları şad olsun ...Ruhlarına bol bol Fatiha okuyalım inşallah...
Çanakkale SavaÅ�ı'nın hiç yayınlanmamıÅ� görüntüleri -
Yükleyen livanca. - Dünyanın her yerinden videolar.

Dünyanın Sonuna Doğmuşum



Sıkıldım çok her dakika düşünmekten,üzülmekten
Artık yok kalmadı gücüm düşmekten,yenilmekten
Pişmanım erken vazgeçmekten kendimden,
Bu alem geçmiş kendinden Ne Gelir Eldenn????????
Dünyanın sonuna doğmuşum
Ya da ölmüşüm de haberim yokk
İyi bilirdik derler ardımdan
Bundan büyük yalan yok...
Manga Dünyanın Sonuna DoÄ�muÅ�um 2009 Full Albüm Mp3 indir
Yükleyen DailyMEMOtion. - Yüksek çözünürlüklü video keyfini yaÅ�ayın!

"Hayat fırtınanın geçmesini beklemek değil, yağmurda nasıl dans edileceğini öğrenmektir." Kurtuluşu için İbrahim [as] ateşin sönmesini beklemedi, ateş yanarken de "serin ve selamet"te olunabileceğini öğretti. Ateşin içinde var ettiyse seni Yaradan, ateşte yanmaz bir "İbrahimî ten" de lutfedecektir, inan. Ateşin içinden çıkarılmayı istediğin kadar, ateşin içinde de O'na dost/"halil" olmayı bil.

Her aşk ölümü tadacakk



Kimileri kaybolur unutulur hatta sesi bu şehirde

Bir gidenle, bir kalanın bilinir hikayesi
Kimileri hayattan mutlu sonlar çalar bu şehirde
Kiminin de bizim gibi yarım kalır hikayesi

Ne dualar kurtarır bizi artık ne de zaman
Unutabilmek gerek bazen ağlamadan
Ne yeni bir aşk avutur bizi ne de geçmişin izi
Kabullenmek gerek bazen yenilgiyi

Bir hüzün şehri ayırdı bizi
Ve bu son olmayacak
Gözyaşıyla beslenir
Her aşk ölümü tadacak

Only time

Al ulan didoları alll:)))

Evet evet...:)

Nasıl yaşarsanız öyle ölürsünüz!!!

yehha! | NAMAZ KILARKEN VEFAT ETTİ-Nasıl yaşarsanız öyle ölürsü... video videoları seyret izle indir yükle

Hepimizin kaçınılmaz sonu böyle olsun inşallah...

Böyle kahpedir dünya!!!


Gripin - Böyle Kahpedir Dünya
Yükleyen barrlass. - Diğer müzik videolarına göz atın.

Ardından bakarım...



Bir hariç ve bir dahil
İki cüsse bir kıssa bir hisse
Biri uzaklaşır ve biri yanaşır bahse
İki göz var biri kuru çöl öteki su dolu kase
Bak sürmeli Yunus mutsuz her şey tatsız tuzsuz
Hâlim biraz huysuz yaptıkların mahsus
Çünkü bildiklerim bana mahsus
Budala kuş bu dala konma ve uç sonsuz
Bak düştükçe düşesi geliyor yağmur damlalarının ve
Sindikçe sinesi geliyor Yunus’un
Ama sakinlerin hali pişkin çok yemiş göbekleri şişkin
Ahvalim değişkin yerinde durmaz vaktim
Geçer gider vedalar
Uğultum taban ve en garip tual
İçinde ben ve benden bozma yansımalar
Ben ve benden sızma hakiki gözyaşı var lan


Bu cihanın kayışları kopsun
Dönüp duran seyyar dünya ilk istasyonda dursun
Dışarıda ıssızlık bensiz, bendeyse yalnızlık ıssız
Sen git ardından bakarım...

Ağır ağır çıkacaksın bu merdivenlerden...

Merdiven çıkmak gibidir hayat.


Bazen yavaş çıkarsınız,bazen hızlı…

Bazı basamaklar incecik kolay çıkılabilir cinstendir,bazıları ise tutunacak bir yer olmadan çıkılamayan cinsten…

Bazen tüm basamaklar aynı olsa da çıkmaktan yorulduğunuz için duraklarsınız.

Bazen de yanınızda tutunacak bir yeriniz olmadığı için.

Siz bir yerde takıldığınızda yol arkadaşlarınızdan bazıları (o basamağı daha önce atlayıp çıkmış olan)size el uzatır omuz verir,bazıları ise ben yoluma bakarım der bırakır gider.

İki tarafta haklıdır.

İki taraf da sizin o basamağı aşabileceğinizi bilir.Biri bu süreçte yardımcı olmayı seçer biri de kendi başınıza olgunlaşmanız için sizi bırakır.İkisi de işe yarar.

Merdiven çıkmak gibidir hayat…

Eğer yorulduğunuzda oturup kalırsanız bir daha kalkmanız çok zor olur.Nefes nefese de kalsanız,sürüne sürüne de çıkmak zorunda olsanız devam etmeniz gerekir.Biraz zorlanırsınız ama o zorluğu yaşamadan da maalesef düzlüğe çıkamazsınız.Onca zorlukla uğraşıp çıktığınız o düzlükte ise basamaklarda yaşadığınız zorlukların hiçbiri aklınıza gelmez.Sadece oturur biraz dinlenirsiniz.Ve ardından önünüzdeki uzun ve aydınlık yolu görürsünüz.Sizi geride bırakıp daha önceden o düzlüğe çıkanlar mutlu olsunlar.Allah selamet versin.Siz yanınızda size omuz veren ve sizin sonuna dek yanınızda olacağınız kişilerle beraber yolunuza devam edersiniz…

Allah hepimizin yolunu açık etsin inşallah….

How I met your mother

Ak mı kara mı?????


Dürüst renktir beyaz...İçi dışı bir yani...Sır yok,iki yüzlülük yok…Üzerindeki renkleri en canlı şekliyle gösterir.Haksızlık etmeden,başka hiçbir rengin yapamayacaği şekilde.


Kir gösterir beyaz…İçi dışı bir yani…Sır yok,ikiyüzlülük yok…Kirlenmişse kirlidir.Beğenir üzerinize alır yada beğenmez istemem der çeker gidersiniz…Çoğu insanın yaptığı gibi…

Siyah sinsidir…Siyah ikiyüzlüdür…Hiçbir zaman ondan emin olamazsın...Sadece düşünürsün…Kirli mi temiz mi?Nasıl anlarsın?????Anlayamazsın…Ancak onu üzerinden attığın zaman anlarsın…Tertemiz dediğin anda içinde öyle pislikler barındırır ki akan kirli sularını gördüğünde sen bile şaşırırsın.Bunu nasıl üstümde taşıdım diye…

İşte bu yüzden siyah ve beyaz bir araya gelemez.Beyazın dürüstlüğü siyaha ağır gelir.Siyahın sinsiliği beyazı hep şüphe içinde yaşamak zorunda bırakır.Bir araya geldiklerinde ise gri olur.Ne geçmiş hallerini hatırlayabilirler ne de gelecek adına bir umut taşıyabilirler…İkisi de kendinden başka bir şey olmaya çalışarak yalan geçirir zamanlarını…

En iyisi herkes yerinde dursun…Siyah kendi gibi bir sinsi bulsun ve sonsuza dek birbirlerini kandırarak mutlu olsunlar….

Beyaz kendi gibi bir sazan bulsun.Düşe kalka geçirsinler ömürlerini…

Ama gri olmaya çalışmasınlar…Aksi takdirde iki taraf da baştan kaybeden olmayı kabullenmiş demektir.

Kimse kaybetmesin herkes mutlu olsun inşallah…

Bu arada en çok tercih ettiğim renk siyah ama ben siyah değilim….Paylaşmak istedim:))

Ateşten gömlek

Kandilimiz mubarek olsun...



İyiki doğdun...
Dursun ali erzincanlı--ay yüzlüm
Yükleyen tanyurd. - Yüksek çözünürlüklü video keyfini yaşayın!

İnsanların kabul etmek istemedikleri durumlarda güçlü olmalarını sağlayan
bir dua vardır.Duanın gücü insan doğasını iyi anlamasından kaynaklanmaktadır.
Çünkü pek çoğumuz bize dağıtılan ele karşı öfke duyarız.Çünkü pek çoğumuz korkakça doğru

olanı savunmaktan kaçarız.Çünkü pek çoğumuz imkânsız durumlarda çaresizliğe düşüp vazgeçeriz.

İyi haber. Allah bu duayı edenleri duyar ve yanıt verir.Kötü haber.Yanıtı bazen hayır olur.

Allahım, değiştiremeyeceğimizşeyi kabul etme dinginliğini ve değiştirebileceğimiz şeyi
değiştirme cesaretini,Ve aralarındaki farkı bilmemizi sağlayacak bilgeliği bize bahşet.

Mazim değil...

Hayal...

Kız duvarın dibinde yanındaki arkadaşlarından biriyle konuşurken gözüne biri takılır.

Belli ki az önce kendisi de o kişinin gözüne takılmıştır ki çocuk çerçevesiz gözlüklerinin üzerinden hafifçe kıza gülümsüyordur.
Kız ne diyeceğini,elini kolunu nereye koyacağını bilemez,hafifçe tebessüm edip kafasını önüne eğer.
Derken çocuk kızın yanına yaklaşır ve der:
“İsmini bilmeme gerek yok.Seni tanıyorum.Ruhunun en temiz ve en karanlık noktalarını görüyorum.Daha önceden yaşadığın iyi kötü her şeyi ,pişmanlıklarını ,hatalarını,özlemlerini,korkularını anlıyorum ve kabul ediyorum.Aynı hataları benimle birlikte tekrarlamamaya varmısın????”
Kız ne diyeceğini bilemez halde başını önüne eğer.
Normalde çirkef,yüksek sesle konuşan biri olmasına rağmen dudaklarınbın arasından incecik bir ses çıkar.
“VARIM!!!”
Derken içeri Acun Ilıcalı girer ve bağırır:Varım diyoooorrrrr….
Tepeden balonlar konfetiler yağmaya başlar.
Tam kapıdan nikah memuru girerken anneannesi kızı uykusundan uyandırır…
Bazı insanlar mutlu olmak için sonsuza dek uyumalıdırlar.Ben de onlardan biriyim.
Saygılarımla…

Tek kalemde çizdirdim...

Hep söylüyorum iyi bir arkadaşım diye.Dün gözlerimi çizdirdim.Hafif ağrım var.Evin içinde güneş gözlüğüyle dolaşıyorum.Işığa karşı çok hassasım.Buna rağmen "Acaba Burcu ne yaptı göz işini"diye düşünen ama bazı nedenlerden dolayı beni arayamayan arkadaşlarıma haber vermek istedim.Artık gözlüksüzüm :)Beni merak etmeyşn çok iyiyim.ve ne olursa olsun sizi seviyorum.Selametle....

kabul et ya da reddet!!!



Kan döker elde batan bu diken,


Sökemedin onu yine kılıcı diken,

Sabrın sonu selamet, başı metanet,

Bundan ibaret hayat kabul et.

geçmişi yok say



Hayat, oyun zaten ve de şansa bakar
Ve ne gelir elden ama insan umar,
Hayat ki sorar, cevaplar arar,
Bulur bulamaz bilemem bir tek şans var.
Ve vakit çok dar, ne kadar uzaksın.
Bir cevap bulsam...
Zaman ki susar,
Bak elde ne var?
Hayal meyal hatırlarız bırak geçmişi yok say...


Her yeni gün, beraberinde bir sürü yalanı getirir. Bunların en kötüsü, uykuya dalmadan önce kendimize söylediklerimizdir.Karanlıkta fısıldarız, kendimize... mutlu olduğumuzu ya da ...onun mutlu olduğunu söyleriz. Değişebileceğimizi... ya da onun fikir değiştirebileceğini söyleriz. Kendimizi, günahlarımızla birlikte yaşayabileceğimize ikna ederiz  ya da onsuz yaşıyabileceğimize.Evet, her gece, uykuya dalmadan önce, kendimize yalan söyleriz. Ertesi sabah, bütün söylediklerimizin gerçek olabileceğini umarak.

Bu Blogda Ara

About this blog

Yoklugunda insa etigim o hayali bir anlik ofkeyle yerle bir ettim.Agir bir bilanco hayatta kalan yok,pismanlik duygusu kendimi ihbar ettim.
Ifsa et! Sucluyum saklamak sonucsuzYahut infaz et varligim luzumsuz.
Bir hayale adanmis yarim bir öyküyüz.Arar ve sorarlar yokuz ki sürgünüz.Dayan bu badireler de geçici bak inan!!!Uzatma git beni unut dedi hatıram.Bak haline yerle bir oldun oyun değil yaşam???Ne seyrine ne keyfine ve de rengine kan...

About Me

Fotoğrafım
burcuyur.blogspot.com
Profilimin tamamını görüntüle

Labels