Hayal...

Kız duvarın dibinde yanındaki arkadaşlarından biriyle konuşurken gözüne biri takılır.

Belli ki az önce kendisi de o kişinin gözüne takılmıştır ki çocuk çerçevesiz gözlüklerinin üzerinden hafifçe kıza gülümsüyordur.
Kız ne diyeceğini,elini kolunu nereye koyacağını bilemez,hafifçe tebessüm edip kafasını önüne eğer.
Derken çocuk kızın yanına yaklaşır ve der:
“İsmini bilmeme gerek yok.Seni tanıyorum.Ruhunun en temiz ve en karanlık noktalarını görüyorum.Daha önceden yaşadığın iyi kötü her şeyi ,pişmanlıklarını ,hatalarını,özlemlerini,korkularını anlıyorum ve kabul ediyorum.Aynı hataları benimle birlikte tekrarlamamaya varmısın????”
Kız ne diyeceğini bilemez halde başını önüne eğer.
Normalde çirkef,yüksek sesle konuşan biri olmasına rağmen dudaklarınbın arasından incecik bir ses çıkar.
“VARIM!!!”
Derken içeri Acun Ilıcalı girer ve bağırır:Varım diyoooorrrrr….
Tepeden balonlar konfetiler yağmaya başlar.
Tam kapıdan nikah memuru girerken anneannesi kızı uykusundan uyandırır…
Bazı insanlar mutlu olmak için sonsuza dek uyumalıdırlar.Ben de onlardan biriyim.
Saygılarımla…

0 yorum:

Yorum Gönder

Bu Blogda Ara

About this blog

Yoklugunda insa etigim o hayali bir anlik ofkeyle yerle bir ettim.Agir bir bilanco hayatta kalan yok,pismanlik duygusu kendimi ihbar ettim.
Ifsa et! Sucluyum saklamak sonucsuzYahut infaz et varligim luzumsuz.
Bir hayale adanmis yarim bir öyküyüz.Arar ve sorarlar yokuz ki sürgünüz.Dayan bu badireler de geçici bak inan!!!Uzatma git beni unut dedi hatıram.Bak haline yerle bir oldun oyun değil yaşam???Ne seyrine ne keyfine ve de rengine kan...

About Me

Fotoğrafım
burcuyur.blogspot.com
Profilimin tamamını görüntüle

Labels